TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Koray Çetin Onalan, 2020’deki İzmir depremi sonrasında uyarıda bulunarak, “30 Ekim bize bir uyarıydı, İzmir’de henüz kırılmayan faylar mevcut ve potansiyel bir depremi bekliyor” ifadesini kullandı. Onalan, Türkiye genelinde diri fay sayısının arttığını ve zamanını doldurmuş faylardan kaynaklı depremlerin meydana geldiğini belirtti.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Koray Çetin Onalan, 1999 Körfez depreminin yer bilimleri ve diri fay araştırmaları için kritik bir dönem olduğunu vurgulayarak kıta içi diri faylar açısından Türkiye’nin dünyanın önde gelen bölgelerinden biri olduğunu belirtti. Onalan, Türkiye’nin bu faylar nedeniyle ciddi bir maliyetle karşılaştığını söyleyerek 6 Şubat’ta binlerce kişinin hayatını kaybettiği acı hatırayı anımsattı. Fay analizlerine göre Türkiye’de şu anda 500’e yakın potansiyel deprem üreten fay bulunduğunu ifade eden Onalan, 24 il ve yüzlerce ilçenin bu fayların etkisi altında olduğunu belirtti. Onalan, ülkenin genellikle bu faylar veya alüvyon ovalarının zarar gören bölgelerine yerleştiğini ve 200 bine yakın kayıp yaşandığını vurgulayarak bunun kader olmadığını belirtti.
“Asıl Deprem Gerçekleşmedi!”
Jeolojik koşulların yerleşim alanlarının planlanmasında önemli olduğunu vurgulayan Onalan, İstanbul’dan başlayıp İzmir, Çanakkale, Muğla, Aydın ve Antalya’ya uzanan bir yayda yaşayan 30 milyon vatandaşın olduğunu belirtti. Onalan, yerel seçimlere yaklaşırken deprem dirençli kentlerin oluşturulması için ciddi bir irade ortaya konması gerektiğini ifade ederek, “30 Ekim 2020’de bir akıl tutulması yaşadık. 70 kilometre uzaklıktaki bir fay, Bayraklı’da 117 yurttaşımızın hayatını kaybetmesine neden oldu. Bu, bize bir uyarıydı; İzmir’de henüz deprem olmadı. Deprem üretebilecek faylar şu ana kadar kırılmadı, ancak kırılmayı bekliyor” şeklinde konuştu.
Anadolu’nun genç coğrafyasının hala oluşma sürecinde olduğunu belirten Onalan, fayların geçmişten bu yana var olduğunu ifade etti. Onalan, “Depremler geçmişte meydana geldi, günümüzde devam ediyor ve gelecekte de olacak. Ancak fayların tespiti, ciddi çalışmalar ve uzmanlık gerektiren konulardır. Sadece 2 sene öncesine kadar Türkiye’de belki 200-250 diri faydan bahsederken şu anda diri fay sayısı 500’e çıktı. Türkiye’de 2 bin yıldır deprem üretmeyen faylar var, ancak süreleri dolmuş durumda. Önceki dönemde bu konuda bilgimiz yoktu. ‘Deprem olmaz’ dediğimiz bölgelerde faylar aktive oldu ve depremler meydana gelmeye başladı. Bu fayların sayısı artacak” şeklinde konuştu.